Dünya yunus yılında varlığa sevinmeden yokluğa yerinmeden yalın yaşamasını Yunus’tan öğrenmek

İster ekonomik, ister siyasal, ister kültürel olsun, hayatın her alanında savurganlık gösterişten, derinlik yalınlıktan kaynaklanır. Her yerde her zaman gösterişte savurganlık, derinlikte yalınlık vardır. Hayatın hangi alanında olursa olsun, gösteriş savurganlığın, yalınlık derinliğin kapılarını sonuna kadar açar. Üretim gücü büyük olan toplumlar, gösteriş yatırımlarından kaçınırken, üretimde başarısızlığa uğrayanlar, gösteriş tüketiminde yarışırlar.

Hayatın her boyutunda en büyük zenginlik, tokgözlülükten kaynaklanan, kültürel derinliktir. Kültürel derinliğini yitiren toplumlar, ekonominin hiçbir alanında başarılı olamadıkları gibi, her alanda büyük bir boşluğa düşmekten kurtulamazlar. Kültürel zenginlik olmadan, finansal zenginlik savurganlığa, yeni boyutlar kazandırmaktan başka bir işe yaramaz. Kültürel zenginliğin yerini, parasal zenginlik, hiçbir zaman dolduramaz.

Eskişehir Anadolu’nun dönüştürücü gücünün simgesi, derinlik ve zenginlik zirvesi Yunus’un şehiridir. İnsanların ürettikleri ürünlerden ve hizmetlerden daha çok, tükettikleri ürünlerle ve hizmetlerle değerlendirildiği bir dünyada, Yunus Eskişehir’den bütün insanlığa, yalın yaşamanın yollarını göstermiştir. “Mal da yalan mülk de yalan” diyen Yunus’un ışığını bütün dünyaya taşıyan Dergah Kültürünün büyük öncülerinin, her fırsatta vurguladıkları gibi, yeri ve zamanı gelince, dünyadan vazgeçmesini bilmeyenler, dünyayı peşlerinden sürükleyemezler,dünyanın peşinden sürüklenirler.

Dünyayı yaşanır kılmak için hayatın odak noktasına savurganlığı değil, yalınlığı yerleştirmek gerekir. İnsanı dört bir yanından kuşatan tüketim kültürünün kaynakları, yalınlıkla derinleşen görünen dünyayı, görünmeyen dünyanın atölyesi olarak gören ve hayatı bütün boyutları kuşatan zengin Dergah kültürüyle kurutulur. Dünya güçlü yarış atlarına benzer, ağızlarına gem takılmazsa, bütün insanlar atlara, atların ağızlarına gem takılırsa, atlar insanlara hizmet ederler. Her yüzyılın kendine özgü hizmet eden ve hizmet edilen atları vardır.

Bütün boyutlarıyla hayatı basitleştirerek, yalın yaşamasını başaramayan toplumlar, dünyanın kaynaklarını verimli ve yararlı olarak değerlendiremedikleri gibi, kültürlerine hiçbir değer ve derinlik kazandıramazlar.

Ekonomik ve kültürel zenginliğe giden yolda, insanların getirisi en büyük sermayesi yalınlıktır. Yalınlık olmadan derinlik, derinlik olmadan zenginlik olmaz. Dünyada insanlar yalınlıkları kadar güçlü ve değerli olurlar.

Yalınlıkta yarışan toplumların karşısında, bütün silahlar güçlerini ve etkilerini yitirirler. Yalınlık pazarında iyilik alınır, iyilik satılır diyen Yunus kültürü, sevgiyle silahlanma kültürüdür. Sevenler sevilirler.