Sürekli eğitim yaşarken öğrenmek öğrenirken yaşamaktır

Dünyanın kültürel derinliği ve ekonomik zenginliği, öğretmekte olduğu kadar, öğrenmekte sınır tanımayan üniversitelerle, yeni açılımlar kazanacaktır. Öğrenmesini öğrenmeyi ve öğretmeyi kampüslerin dışına taşıyarak, bütün ülkelerle işbirbirliği yapan üniversiteler, ülkeleriyle birlikte insanlığın, bilgi birikimine katkıda bulunurlar. Onlar bilgiyi zenginleştirirken, kültürleri derinleştirirler ve ülkeleri geliştirirler.

Okumaya devam et “Sürekli eğitim yaşarken öğrenmek öğrenirken yaşamaktır”

Üniversiteleri küresel olan ülkelerin kültürel dokuları sağlam ekonomik yapıları güçlü yönetimleri demokratik olur

Dünyada ülkelerin karşı karşıya olduğu sorunlar, hem kişisel hem toplumsal düzeyde, kültürel zenginliğin yitirilmesinden kaynaklanır. Bu yüzden kültür yoksullaşmasının etkileri, bütün ülkelerde açıkca gözlenir. Küreselleşmek isteyen her ülkenin, kültürel zenginliğine yeni boyutlar kazandırması, dünyayı büyük bir üniversite olarak görmesine bağlıdır. Yirmi birinci yüzyılda dünya bir üniversite, her üniversite bir dünya olmuştur.

Okumaya devam et “Üniversiteleri küresel olan ülkelerin kültürel dokuları sağlam ekonomik yapıları güçlü yönetimleri demokratik olur”

Öğrenmenin yerinin yaşının zamanının olmadığı kare dünyada her gün öğrenen öğretmen öğreten öğrenci günüdür 

İlk öğretimden yüksek öğretime kadar, bütün eğitim kurumları, öğrenen öğretmenleri, öğreten öğrencileriyle, ülkelerin ekonomik ve kültürel omurgasını oluştururlar. Eğitim öğrencilere bilgi kazandırma, kazanılan bilgiyi yararlı hale getirme, hayata aktarma sürecidir. Ömür boyu devam eden bu süreçte, yaşı ve işi ne olursa olsun, herkes hem öğreten öğretmen, hem öğrenen öğrencidir. Öğrenmenin ve öğretmenin yeri, yaşı ve zamanı yoktur. Hayatın her alanında, herkesin dünyayı okumasını ve anlamasını öğrenmesi bir görevdir, bir sorumluluktur.

Okumaya devam et “Öğrenmenin yerinin yaşının zamanının olmadığı kare dünyada her gün öğrenen öğretmen öğreten öğrenci günüdür “

Öğrenme kesintisiz bir süreçtir yeri yaşı zamanı yoktur

Dünyanın her ülkesinde en büyük, en başarılı üniversitelerin başında, kültürlerin oluşturduğu açık üniversiteler gelir. Bunun için insanlar, birbirlerinden öğrenmek, birbirlerine öğretmek için, bir arada yaşarlar. İnsanlar tek başlarına, varlıklarını sürdürmezler. Öğrenme evden başlayan, ömür boyu devam eden bir süreçtir. Öğrenmesini öğrenmeyenler, kendileriyle birlikte, çevrelerini de yoksullaştırırlar. Ekonomik, siyasal ve kültürel bütün sorunlar eğitimsizlikten kaynaklanır.

Okumaya devam et “Öğrenme kesintisiz bir süreçtir yeri yaşı zamanı yoktur”

Nerede olurlarsa olsunlar MBA diploması olanlar yaptıkları her işi daha iyi ve daha güzel yaparlar

Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, Amerika’da da, çalkantısız ekonomik yapıya rağmen, işsizliği azaltmada başarılı olunamıyor. İşsizliğin azaltılması, Brezilya’dan Hindistan’a kadar bütün ülkelerin, karşı karşıya olduğu sorunların başında geliyor. Ekonomik, siyasal ve kültürel krizler, işsizlikten kaynaklanmaktadır. İşsizlikle gelen sorunlar, domino etkisiyle, toplumun bütün kesimlerinde sarsıntılara yol açıyor.Bu yüzden insanlar, Gandi’nin vurguladığı gibi, kitle üretimi değil, kitlelerin katıldığı üretim istiyor.

Okumaya devam et “Nerede olurlarsa olsunlar MBA diploması olanlar yaptıkları her işi daha iyi ve daha güzel yaparlar”

Yeni fatihleriyle dünyanın her ülkesinde olmayan ülkeler kare dünyada varlıklarını koruyamazlar

Atlantik Okyonusunun bir yakası Avrupa, bir yakası Amerika’dır. Avrupa Amerika’yı, Amerika Avrupa’yı zenginleştirmiştir. Amerika’sız Avrupa, Avrupa’sız Amerika olmaz. Beş yüzyıl boyunca, Amerika Avrupa’nın kızıl elması olmuştur. Amerika’da, Avrupa’da yaşayanlardan daha çok Avrupa’lı yaşıyor. Ruslar Avrupa’dan önce Asya, Türkler Asya’dan önce Avrupa üzerinde yoğunlaşmışlardır.

Okumaya devam et “Yeni fatihleriyle dünyanın her ülkesinde olmayan ülkeler kare dünyada varlıklarını koruyamazlar”

Evleri işyerlerine ve okullara dönüştürerek bilgeliğe dönüşen bilgiye yeni açılımlar kazandırmak

Dünyada ilgi alanları ne olursa olsun, bilim insanlarının önde gelen görevleri, insanlara tüketmenin büyük bir mutluluk olduğunu, her çareye başvurarak bıkmadan, usanmadan tekrarlamak oluyor. Dünyanın bütün ülkelerinde bilimsel araştırmalar, kültürel kazançlardan daha çok, ekonomik kazançları artırmada yoğunlaşıyor. Her ülkede dünya pazarlarını, ele geçiren kuruluşların beklentileri önem kazanıyor.

Okumaya devam et “Evleri işyerlerine ve okullara dönüştürerek bilgeliğe dönüşen bilgiye yeni açılımlar kazandırmak”

Oluşmakta olan kare dünyada her ev hem bir okul hem bir işyeri olmak zorundadır

Merkez ve çevre farkının ortadan kalktığı dünyada, eğitim çalışmalarına yeni boyutlar kazandırmak, öğrenmesini öğrenmek, düşünce ve eylem dünyasını zenginleştirmek, bütün ülkelerin karşı karşıya olduğu sorunların başında gelmektedir. Yeni yüzyılda eğitim çalışmaları, okullardan daha çok, okul dışı alanlarda yoğunlaşmaktadır. İletişim kanallarının zenginleşmesi, evlerle birlikte işyerlerini de bir okula, bir işyerine dönüştürmüştür. Gelecek yılların okulları ve işyerleri bugünkülerden çok farklı olacaktır.

Okumaya devam et “Oluşmakta olan kare dünyada her ev hem bir okul hem bir işyeri olmak zorundadır”

Gereksiz tüketime yol açan savurganlık kare dünyada atom bombasından çok daha yikicidir

Dünyada insanların hizmetlerine sunulan her şeyin, ekonominin kuralları içinde düşünülmesi, sağlık, eğitim, kültür ve edebiyat çalışmalarını, fiyatları pazarlarda oluşan, kazanç sağlamak için, alınan satılan ürünlere dönüştürmüştür. Bunun için toplumların, akıl zenginlikleri kadar, gönül zenginliklerine de yeni boyutlar kazandıran atılımlar, pazarlardaki talep yetersizliği yüzünden giderek çoraklaşmaktadır. Artık her insan dünya pazarlarında alınıp satılan her şeyin fiyatını biliyor. Ancak pazarlarda yer almayan hiçbir şeyin değerini bilmiyor.

Okumaya devam et “Gereksiz tüketime yol açan savurganlık kare dünyada atom bombasından çok daha yikicidir”

Görünmeyen üniversite’lerde insanların gönüllerinde uyuyan bilgeler topraktan uzaklaşmadan uyandırılır

Düşünceleriyle ve eylemleriyle bilgiyi ve bilgeliği arayanlar, bilgi ve bilgelik kazanmada yarışanlar, bütün dünyada bilgiyi bilgeliğe dönüştüren, bilge insanlar olmaya çalışan insanların kutup yıldızları olurlar. Görünmeyen üniversitelerde bilgi ve bilgelik kazanmak için, neleri bilmek ve neleri yapmak gerektiği, ayrıntılı olarak ele alınır, enine boyuna tartışılırak özümsenir. Dergahlarda “İnsanların gönüllerinin derinliklerinde uyuyan bilgeler vardır” denilir. Görünmeyen üniversiteler kendilerine özgü eğitim yöntemleriyle, insanların gönüllerinde uyuyan bilgeleri uyandırırlar.

Okumaya devam et “Görünmeyen üniversite’lerde insanların gönüllerinde uyuyan bilgeler topraktan uzaklaşmadan uyandırılır”

Öğrenmesini öğrenme susulur gibi konuşulan konuşulur gibi susulan sohbetlerde öğrenilir

İnsanlığın tarih içindeki en büyük hazinesi olan, bilgi ve bilgelik birikimine yeni yorumlar kazandırmanın, yüzyıllardan beri bilinen en etkili yolu, öğretirken öğrenilen öğrenilirken öğretilen sohbetlerdir. Bunun için gönül dünyasının zirveleri, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, çevrelerinde her zaman geniş sohbet halkaları oluşturmuşlardır. Sohbetler düşünceleri eylemlerden, eylemleri düşüncelerden ayırmadan, bir arada ele alan en önemli öğrenme ve öğretme yoludur. Sohbetlerde öğrenmesini öğrenme, beşikten mezara kadar ömür boyu devam eden, kesintisiz bir eğitim ve öğretim sürecidir.

Okumaya devam et “Öğrenmesini öğrenme susulur gibi konuşulan konuşulur gibi susulan sohbetlerde öğrenilir”

Dünyaya açık duvarsız kapısız bir üniversite olan Mavera dergisi

İnsanlığın her gün daha yaşanabilir bir dünyaya uyanması için, kültür ve sanatın açık üniversiteleri olan, düşünce ve eylem dergilerinin sayılarının çoğalması, büyük önem taşır. Dergilerin sayıları ne kadar çok olursa, kültür ve sanat çalışmaları da o kadar zengin olur. Düşünce ve eylem dünyasının derinliği, dergilerin nitelik ve nicelik bakımından bolluğundan kaynaklanır. Ekonomik, siyasal ve kültürel hayatı, çevrelerinde büyük bir çekim alanı oluşturan, kültür ve sanat dergileri değiştirir. Söz konusu dergilerin sayıları az, ancak etkileri büyüktür. Onların toplumların bütün kesimlerine dönük eğitimler veren açık üniversitelerdir.

Okumaya devam et “Dünyaya açık duvarsız kapısız bir üniversite olan Mavera dergisi”

Dünyanın düşünce merkezi Kaliforniya’nın Silikon Vadisi’nde yenilik yapmanın sırları

Amerika’nın Kaliforniya’sı gibi, bütün ülkelerin üretim güçlerini büyütebilmeleri için, kendi kaynaklarıyla, yerel silikon vadilerini kurmaları gerekir. Bir yanında Stanford, bir yanında Berkeley üniversitelerinin yer aldığı Silikon Vadisi, dünyanın en büyük yenilik merkezidir. John Micklethwait ve Adrian Wooldridge, “A Future Perfect” isimli kitaplarında, vadideki başarının kaynaklarını on ana ilkede bulurlar.

Okumaya devam et “Dünyanın düşünce merkezi Kaliforniya’nın Silikon Vadisi’nde yenilik yapmanın sırları”

Bir dil öğrenir gibi ekonomini küresel dilini öğrenmeden krizlerin üstesinden gelinmez

Batı ülkeleri ürün, hizmet ve bilgi üretiminde, Doğu ülkelerinden öndedirler. Ancak son onyıllarda Batı ülkelerinin dünya üretimindeki payları azalırken, Doğu ülkelerinin payları artmaktadır. Dünyanın üretim merkezi Batı’dan Doğu’ya kayıyor. Yirmi birinci yüzyılın ilk yarısında, dünyanın en büyük ekonomisi Amerika değil, Çin olacaktır. İslam dünyası iki büyük ekonomik güç arasında dengeyi sağlayacaktır.

Okumaya devam et “Bir dil öğrenir gibi ekonomini küresel dilini öğrenmeden krizlerin üstesinden gelinmez”

Dünya bilginleriyle bilgeleriyle bütün insanlığın açık üniversitesidir

Bütün ülkelerin karşı karşıya olduğu sorunlar, hem kişisel hem de toplumsal düzeyde, kültürel zenginliğin yitirilmesinden kaynaklanmaktadır. Kültür yoksullaşmasının etkileri, bütün ülkelerde gözlenmektedir. Küreselleşmek isteyen her ülkenin, kültürel zenginliğine yeni boyutlar kazandırması, dünyayı büyük bir üniversite olarak görmesine bağlıdır. Yirmi birinci yüzyılda dünya bir üniversite, her üniversite bir dünya olmuştur.

Okumaya devam et “Dünya bilginleriyle bilgeleriyle bütün insanlığın açık üniversitesidir”

Kriz dönemlerinde ayakları yorganlara göre uzatmasını bilmek

Bilişim dünyasındaki gelişmelerle, dünyanın ekonomik ve kültürel yapısındaki dönüşümler, bütün ülkeleri hem ekonomik hem kültürel alanlarda, küresel kuruluşlarla birbirlerine bağımlı hale getirmişlerdir. Dünyanın bütün ülkelerinde üretim ve tüketim alanları açan küresel kuruluşlar, girdileriyle olduğu kadar çıktılarıyla hayatı kolaylaştırıyorlar. Onlar ülkeler arasında çok buyutlu bağlar kurarak, dünyanın dönüşmesine katkıda bulunuyorlar.

Okumaya devam et “Kriz dönemlerinde ayakları yorganlara göre uzatmasını bilmek”

Öğrenmesini öğrenen bir toplum olmak için dünyada her gün hem öğretmenler hem öğrenciler günü olmalıdır

İlk öğretimden yüksek öğretime kadar, bütün eğitim kurumları, öğrenen öğretmenleri, öğreten öğrencileriyle, ülkelerin ana güç kaynağını oluştururlar. Eğitim öğreticilere ve öğrencilere bilgi kazandırma, kazanılan bilgiyi yararlı hale getirme sürecidir. Ömür boyu devam eden süreçte, yaşı ve işi ne olursa olsun, herkes hem öğreten öğretmen, hem de öğrenen öğrencidir. Öğrenmenin ve öğretmenin yeri ve zamanı yoktur. Hayatın her alanında toplumlar kültürü, siyaseti ve ekonomiyi okumasını ve yazmasını öğrenmek zorundadır.

Okumaya devam et “Öğrenmesini öğrenen bir toplum olmak için dünyada her gün hem öğretmenler hem öğrenciler günü olmalıdır”

Eğitimi zenginleştirerek düşük gelirliler gibi tüketmesini yüksek gelirliler gibi üretmesini öğrenmek

Geleceğin dünyasında bütün ülkelerin saygınlığı, bugünden eğitime yaptığı yatırımlardan kaynaklanacaktır. Gelecek kuşaklara bırakılacak en büyük miras, bütün ülkelerin ekonomik, siyasal ve kültürel zenginliklerine, yeni boyutlar kazandıran, öğrenmesini öğreten, kurumsallaşmış eğitim kuruluşlarıdır. Dünyanın eğitim sermayesini büyüten kuruluşlar, uzun dönemde ülkeler arasındaki, dostluk bağlarını güçlendirirler.

Okumaya devam et “Eğitimi zenginleştirerek düşük gelirliler gibi tüketmesini yüksek gelirliler gibi üretmesini öğrenmek”

UZAKTAN EĞİTİMLE ÖĞRENMESİNİ ÖĞRENME ÖMÜR. BOYU DEVAM EDEN BİR SÜRECE DÖNÜŞMÜŞTÜR

Türk ve İslam dünyasının üstesinden gelemediği, üretim güçsüzlüğünü yenmenin, hiç değişmeyen iki altın kuralı vardır: Öğrenmek ve üretmek. Dünyanın hiçbir yerinde, öğrenmesini öğrenenler, üretim yoksulu olmazlar. Bunun için bütün ülkelerin, ekonomik ve kültürel üretimsizliğin, beslendiği kaynakları kurutmak gerekir. Hayatın her alanında, doğumdan ölüme, ömür boyu öğrenme ve kesintisiz üretme, büyük önem taşır.

Okumaya devam et “UZAKTAN EĞİTİMLE ÖĞRENMESİNİ ÖĞRENME ÖMÜR. BOYU DEVAM EDEN BİR SÜRECE DÖNÜŞMÜŞTÜR”

Dünyada yoksulluk mesleksizlikten mesleksizlik eğitimsizlikten kaynaklanır

İster ürün, ister hizmet, ister bilgi olsun, üretmesini bilen toplumlar, hiçbir zaman yoksul düşmezler. Hangi alanda olursa olsun üretim, insanların ihtiyaçlarını karşılamak için yapılır. Dünyada hayatı kolaylaştırmak için üretim yapanlar, bütün insanlığın sevgisini kazanırlar. Bunun için Anadolu’da, insanların zorunlu ihtiyaçlarını karşılamada, yorulma bilmez bir gayretle çalışanlar, toplumun bütün kesimleri tarafından, sevgiyle karşılanırlar.

Okumaya devam et “Dünyada yoksulluk mesleksizlikten mesleksizlik eğitimsizlikten kaynaklanır”